‘Kürt Ahmet’ lakaplı Ahmet Turgut’un yeğenine polis dayağı soruşturması bitti: Komisere 6 yıl 9 ay mahpus istendi

Kabahat örgütü önderi Ayhan Bora Kaplan’a yapılan operasyonun yankılarını devam ederken Ankara’da yaşanan gelişme dikkat çekti. Ankara Başsavcılığı, “Kürt Ahmet” lakaplı Ahmet Turgut’un yeğeni Şahin Turgut’un, bir restoranda polisler tarafından darp edildiği tezine ait soruşturmayı tamamladı. Başsavcılık, o tarihte Organize Şube’de komiser olarak misyon yapan Onur A. hakkında “kasten yaralama” hatasından 6 yıl 9 aya kadar mahpus istemiyle iddianame düzenledi. İddianamenin, Bora Kaplan’ın yakalanmasından 1 gün sonra hazırlanması dikkati çekti.

Şahin Turgut, olaya ait şikâyetinde polislerin kendisini Organize Şube Müdürü Alp Arslan’ı kastederek, “Alp Müdür buraya gelecek niçin kalkmıyorsun şerefsiz” denilerek darp edildiğini anlatmıştı. Alp Arslan’ın ismi evvelki gün tutuklanan Bora Kaplan’ın tabirinde de geçmiş, Kaplan, Arslan’ın kendisinden 250 bin dolar rüşvet istediğini öne sürmüştü.

T24’ten Asuman Aranca’nın haberine nazaran, Başsavcılığın, geçen cuma soruşturmayı tamamlayarak Komiser Onur A. hakkında iddianame düzenlediği ortaya çıktı. İddianamenin olayın üzerinden 1,5 yıl sonra İçişleri ve Adalet bakanlıkları ile emniyet ve adliyedeki değişikliklerin akabinde iddianame düzenlenmesi dikkati çekti.

‘TURGUT ÖZEL MEVZULARDAN BAHSETMEK İSTEDİ’

İddianamede, Turgut’un beyanları anlatıldıktan sonra kuşkulu komiser Onur A.’nın savunmasına yer verildi. Onur A., 13 Nisan 2022’de alınan savunmasında, yaklaşık 4 yıldır Organize Şube’de vazife yaptığını, olay günü kelam konusu restorana rutin uygulama yapmak üzere beş takımla birlikte gittiklerini, masalardan birinde Şahin Turgut’u gördüklerini belirtti.

Beraberindeki polislerin Turgut’un bulunduğu masadaki bireylerden kimlik istediğini söyleyen Onur A., “Yanında oturan şahıslar kimliklerini misyonlu arkadaşlara teslim etti lakin Şahin Turgut üzerinde kimlik olmadığını söyleyerek, ‘Zaten beni tanıyorsunuz, kıllık yapmaya mı geldiniz? Kimliğe gerek mi var?’ dedi. Konuşma ve hareketlerinden çok derecede alkollü olduğu belirli oluyordu. Bizatihi masadan kalkarak bana yanlışsız yöneldi, ‘misafirlerim var, onların içince konuşmak istemiyorum, özel mevzulardan bahsedeceğim’ diyerek, sakin bir yerde konuşmak istediğini söyledi. Bunun üzerine Şahin ve tıpkı masada oturduğu iki arkadaşı ile birlikte yeteri kadar vazifeli memur işyerinin müşteri bulunmayan üst katına çıktık” dedi.

Onur A., tabirinin devamında Turgut’un “çok kıymetli bilgiler vereceğim” diyerek yanındaki arkadaşlarının geri gönderilmesini istediğini öne sürerek, “Şahıslar indikten sonra Şahin Turgut saldırgan bir halde ‘Ben bugüne kadar şubeniz için çalıştım, Bülent Aramaz ve Kadir İnan’ı verdiğim bilgiler sayesinde yakaladınız. Neden hâlâ beni takip ediyorsunuz, neden benimle dostluk yapmıyorsunuz, siz bana yol verin ben tekrar Ankara’da kim ne yapıyor, kim gayrimeşru işler yapıyor bilgi vereyim lakin beni artık rahat bırakın’ diye yüksek sesle bağırmaya başladı” diye konuştu.

‘KENDİSİNE VURMAYA BAŞLADI’

Turgut’a sakin olması ve ses tonunu düşürmesi konusunda ihtarlar yaptıklarını, bu cins hususların konuşulabilmesi için ayık baş ile şubeye gelmesi gerektiğini söylediğini sav eden Onur A., şöyle devam etti:

“Bu esnada şahıs ansızın elleriyle kendi yüzüne ve başına vurarak,’ benim başım hoş değil, ben sarhoş değilim, bir sefer de beni dinleyin, oburu beni şikayet etse çabucak operasyon yaparsınız, bana gelince niçin dinlemiyorsunuz?’ diye sitem ettiği sırada kendisine daha fazla ziyan vermesini engellemek gayesiyle ellerini ve kollarını tutmaya çalıştığımız esnada şahıs kendisini yere bırakarak yerde yuvarlanmaya başladı. Biz görevlilere kendisine ve etrafına ziyan vermesini engellemek gayesiyle yerdeyken sert hareketlerini kısıtlayacak formda ellerini ve kollarını tuttuk. Bir süre sonra yapılan telkinlerle sakinleşmesini sağladık.

‘ÖZÜR DİLEYEREK MASASINA DÖNDÜ’

Şahıs ayağa kalktıktan sonra lavaboya gitmek istediğini beyan etti. Kendisinin gidebileceğini söyledim fakat istikrarsız hareketlerinden ötürü Timur ve Bülent isimli polis memurlarını refakat etmesi için gerisinden gönderdim. Şahıs geri döndüğünde yüzü ıslaktı, daha sakin bir haldeydi, bana gerçek yaklaşarak ‘şu sıralar psikolojisinin bozuk olduğunu, vakit zaman bu halde istikrarsız hareketlerinin bulunduğunu, çok alkollü olduğunu saat 15.00’ten beri alkol aldığını, istemsiz yapmış olduğu taşkınlıktan ötürü özür dilediğini’ söyledi. Konuşma sonrası tekrar özür dileyerek masasına geri döndü, iş yerinde yapılan uygulamanın bitmesi üzerine bu adresten ayrıldık.

‘KENDİSİNE YÖNELİK ÇALIŞMALARIMIZI ENGELLEMEK MAKSADIYLA’

Şahin Turgut isimli şahıs Ankara’da gayrimeşru olarak tabir edilen şahısların ortasında bulunur. Şube müdürlüğümüzce bu şahsa ve liderliğini yaptığı kümeye yönelik birçok operasyon yapıldı. Operasyonlarda cürüm ögeleri ile yakalanan şahısların gerekli cezaları almaları sağlandı. Şahin Turgut’un bu temelsiz beyanları, kendisine yönelik yapılacak olan çalışmaları engellemek ve yapmış olduğumuz başarılı çalışmaları gölgelemek gayesiyle verdiği kanısındayım. Benim yahut mesai arkadaşlarımın bu şahsa karşı konusu cürüm teşkil eden rastgele bir hareketi olmamıştır.”

’10-15 DAKİKA BOYUNCA DÖVDÜLER’

İddianamede, sözüne yer verilen şahitler ise polislerin gelmesinden evvel restorandaki şef garson Murat Taşkın’ın Turgut’un yanına gelerek, “Alp müdür gelecek abi, kalk” dediğini Turgut’un ise “Paramla oturuyorum, neden kalkayım?” diye karşılık verdiğini anlattı.

Bu konuşmadan kısa bir müddet sonra polislerin geldiğini ve Onur amir diye hitap edilen kişinin Turgut’a, “Biz buraya Alp müdür gelecek demiyor muyuz? Sen neden kalkmıyorsun? Gel lan buraya a… çocuğu, sana Ankara’da gezme demedim mi?” diyerek Turgut ve masadaki iki erkeği üst kata çıkardıklarını anlattı. Daha sonra Turgut ile birlikte üste çıkarılan iki şahsın aşağıya indiğini, akabinde da bağrışma ve vurma seslerinin geldiğini aktaran şahitler, “10-15 dakika boyunca Şahin’i dövdüler. Üstten Şahin’in ‘ben ne yaptım, vurmayın halinde bağırmaları geliyordu. Sonra hiçbir şey olmamış üzere çekip gittiler. Onlar çıktıktan sonra biz Şahin’in yanına gittik. Sırtında ayak izleri vardı, üstü başı toz içerisindeydi, bir gözü mosmordu ve şişmişti, burnunda yara ve şiş vardı, halsiz bir biçimde öfkesinden ağlıyordu” dedi.

‘KAŞINMA, SEN DE Mİ DAYAK İSTİYORSUN?’

Şahin’in yanında evvel üst kata çıkarılan iki bireyden biri olan şahit A.O. ise, “Biz merdivenin basamaklarındayken ağır küfür, tekme ve yumruk sesleri gelmeye başladı. Şahin onlara ‘ben ne yaptım’ diyordu. Bizim üst çıkmamızı engellediler, yaklaşık 15 dakika arbede sesi duyduk. Yerde bizden diğer 4 masa daha vardı, onlar da panik oldular. Polisler Şahin’i 15 dakika dövdükten sonra aşağıya indiler ve bizim Şahin’in yanına gitmemize müsaade verdiler” dedi.

Diğer isim İlyas K. da yaşananları, “En son ben ve Şahin ile polis memurları üstte kaldık. Sonra beni de aşağıya indirmek istediler, ben evvel ‘arkadaşımın yanında kalmak istiyorum’ diye itiraz ettim. Bir polis memuru bana ‘kaşınma sen de mi dayak istiyorsun’ dedi ve beni iteledi. Merdivenden 3-4 basamak aşağıya indim, bu sırada bütün polisler Şahin’e çullandı. Ellerini geriden karşıt kelepçe yaptılar, yere sert bir halde yatırdılar, o sırada benim görmemem için beni daha da aşağıya indirdiler. Polis memurları daima Şahin’e vuruyorlardı. Yaklaşık 10 dakika şahin dövdüler” diyerek anlattı.

GARSON NE GÖRMÜŞ NE DUYMUŞ

Tanık olarak sözüne başvurulan Şef Garson Murat Taşkın ise Şahin’in üst kata çıkarılmasından sonra konuşma sesi duyduğunu lakin hengameye dair sesler duymadığını öne sürerken, “Şahin Turgut üst kattan aşağıya indiğinde bedeninde ya da yüzünde rastgele bir darp izi olup olmadığını görmedim. İşyerinden ayrılırken polislerin ya da yapılan sürece rastgele bir kızgınlık durumu yoktu” dedi.

Taşkın’a polislerin gelmesinden evvel Turgut’u, “Alp müdür gelecek abi kalk” diyerek uyarıp uyarmadığı ise sorulmadı.

11 POLİSE TAKİPSİZLİK

İddianamenin devamında, Turgut’un polisler hakkındaki şikayetini bir mühlet sonra geri çektiği, lakin kendisinde kemik kırığı oluşacak formda yaralanma bulunması nedeniyle kelam konusu soruşturmanın şikayete tabi olmadığı belirtildi. Lakin iddianamede yer verilen şahit beyanlarında, mutfak kısmına çıkan tüm polislerin Turgut’a çullandığının anlatılmasına rağmen yalnızca Komiser Onur A.’nın kuşkulu olarak gösterilmesi de dikkat çekti. Kuşkulu olarak sözü alınan 11 polis hakkında takipsizlik kararı verildi.

KOMSİR İÇİN 6 YIL 9 AY CEZA İSTENİYOR

İddianamede, Onur A. için, “Söz konusu restorana giden polis gruplarının kontrol sırasında daha evvelden tanıdıkları şahin Turgut ile tartışma yaşadıkları mağduru konuşmak gayesiyle iş yerinin üst katına çağırdıkları bu sırada polis takımının başında bulunan şüphelinin mağduru takip etmek suretiyle taammüden yaraladığı anlaşılmıştır” değerlendirmesi yapıldı.

İddianamede şüphelinin “kamu misyonunun verdiği nüfuzu berbata kullanmak suretiyle kemik kırığına sebebiyet verecek halde taammüden yaralama hatasından 6 yıl 9 aya kadar mahpusla cezalandırılması istendi.

YERLİKAYA’NIN AKABİNDE MERKEZE ÇEKİLMİŞTİ

Öte yandan Turgut’un dayak yemesine sebep olduğu tez edilen periyodun Organize Şube Müdürü Alp Arslan’ın ismi son olarak Ayhan Bora Kaplan’ın sözünde geçmişti. 15 Temmuz darbe teşebbüsünün akabinde Adil Öksüz’ün hür bırakılmasında ihmali olduğu argümanıyla yargılanarak beraat eden, Süleyman Soylu devrinde yükselen isimlerden biri olmasıyla dikkati çeken Arslan, Ali Yerlikaya’nın İçişleri Bakanlığı’na atanmasının akabinde polis başmüfettişi olarak merkeze çekilmişti.

NE OLMUŞTU?

Çete önderi “Kürt Ahmet” lakaplı Ahmet Turgut’un yeğeni Şahin Turgut, 30 Mart 2022’de Ankara’daki bir restoranda polisler tarafından darp edildiğini argüman ederek, avukatı Tolga İlgi aracılığıyla savcılığa kabahat duyurusunda bulunmuştu. Turgut, arkadaşlarıyla yemek yediği restorana gelen yaklaşık 15-20 polis tarafından, “Sana buralarda gezmeyeceksin demedik mi? Alp Müdür gelecek niçin kalkmıyorsun şerefsiz” denilerek, kameranın bulunmadığı mutfak kısmına götürüldüğünü, burada plastik kelepçe ile arttan kelepçelenerek darp edildiğini öne sürmüştü. Burnu kırılan ve kaburgasında çatlak oluşan Turgut’un şikayeti üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlatmış ve bu kapsamda Turgut ile kuşkulu polislerin tabirine de başvurmuştu. (HABER MERKEZİ)